Selam sevgili okur, bu ay sizlerle benim ilk izlediğim ve çok sevdiğim animelerden biri olan Death Note hakkında konuşacağım. Hatta birçok insan tarafından çok sevildiğini düşünüyorum. O zaman lafı daha fazla uzatmadan yazıya geçelim!
Dikkat, bu yazı spoiler içerir! İzlemeyenler için küçük bir uyarı…
Kısaca Death Note:
Bir gün okul bahçesinde bir defterle karşılaşan Light Yagami’nin (bir diğer gizli adıyla Kira) hayatı bu defteri bulmasıyla tamamen değişir. Bu defter bir ölüm defteridir ve belli kuralları vardır. Adını yazdığı kişilerin ölmesini sağlayan bir defterdir ve ölüm şeklini belirleyebilir. Defterin sahibi ölüm meleği Ryuk’u görmeye başlar ve onunla yola devam eder. Amacı başta suçluları öldürmek ve adaleti sağlamak olan Light, bir süre sonra kontrolünü kaybeder ve kenini yeni Tanrı olarak görmeye başlar. Bu esnada da çok zeki bir dedektif olan L, Light’ı yakalamaya çalışır. Bu iki zekanın kapışmasını izlediğimiz ahlak, adaletten ve güç arzusunu vurgulayan harika bir anime.
Kira’nın Psikolojisi ve Ters Giden Tanrı Kompleksi
En başta Light, yukarıda da dediğim gibi dünyanın gidişatından ve adalet sisteminden bıkmış, çok hırslı, zeki ve mükemmeliyetçi bir lise öğrencisidir. Ölüm Defteri'ni bulduğunda, kendisine dünyayı suçlulardan kurtarmak ve istediği gibi ideal bir toplum yaratma gücü verildiğine inanır. Kendini özel seçilmiş biri olarak düşünür. Kira, suçluları öldürmek için Ölüm Defteri'ni kullanmaya başladığında üstünlük duygusu yaşar. Kendini, dünyayı istediği şekilde yönlendirebilecek tanrısal bir figür olarak görmeye başlar. Kira adalet peşinde koşarken daha da acımasızlaşır ve manipülatif hale gelir. Zamanla, Kira'nın üstünlük duygusu, tam anlamıyla bir tanrı kompleksine dönüşür. Dünyaya yeni bir düzeni getirebilecek tek kişinin kendisi olduğunu düşünerek iyice megalomanyak bir hale gelir. Kendisini insanlığın ve dünyanın kurtarıcısı olarak görmeye başlar. Bu ideolojik motivasyonu o kadar güçlü olur ki bu yolda önüne çıkan her engeli ortadan kaldırır ve herkesi çıkarına uygun olarak kullanır. Kira, insanlara yaptıkları için en ufak bir vicdan azabı çekmemesiyle de bize bazı psikopati özelliklerini gösterir.
Peki Nedir Bu Tanrı Kompleksi?
Tanrı kompleksi, kişinin kendini diğer herkesten üstün ve her şeyi yapabilecek bir güce sahip biri olarak görmesidir. Narsisizme sahip bireyler, başkalarının duygularını görmezden gelme, her şeyi hak ettiklerini düşünme ve kendilerini özel görme eğilimindedirler. Aynı zamanda yoğun bir kontrolcülük ve kıskançlık hali mevcuttur. Tanrı kompleksi aslında düşük benlik saygısı, aşırı övücü ve kontrolcü aile, çocukluk travmaları ve güçsüzlük duygularından dolayı ortaya çıkabilir. Bir kişide tanrı kompleksi varsa o kişiler başkalarını manipüle ederler, aşağılar ve eleştirirler. Ayrıca eleştirileri kabul etmezler, kendilerini her zaman haklı görürler. Bu kavram ilk kez Alfred Adler tarafından ortaya atılmıştır. Adler, bu kişilerin hayali veya gerçek eksikliklerini başkalarından üstün görünmeye çalışarak telafi etmeye çalıştıklarına inanıyordu (Cuncic, 2023).
Death Note'un Dehası: L’in Psikolojisi
Eveet, L benim favorimdir arkadaşlar. Gerçekten kendisine bayılıyorum. Bu da böyle bir bilgiydi. Çok uzatmadan analize geçeyim.
L’in, benim de hayran olduğum olağanüstü bir zekâsı var ve analitik becerileri çok kuvvetli biri. Küçükken zihinsel yetenekleri geliştirmek için tasarlanmış korkunç deneylerin uygulandığı bir yetimhanede büyüdü. Bu deneyler yüzünden psikolojisinin etkilendiğini görebiliriz. L, olayları her yönüyle düşünür ve eleştirir. L’in adalet duygusu çok kuvvetlidir. Suçları çözmeye ve suçluları adalete teslim etmeye kendini adamış bir kişi. L’in işine takıntılı olduğunu ve genellikle bir dava üzerinde çalışmak, çözmek için uykusundan bile vazgeçtiğini görüyoruz. L’i en akılda kalıcı özelliklerinden olan pasta yemeleri ve kambur oturuşlarını hatırlıyorsunuzdur. Sürekli tatlı yemesi, kıpırdanmaması, çömelmesi gibi davranışları takıntılı davranışlarından bazıları olarak göze çarpıyor.
L, son derece içe dönük biridir. Çok az arkadaşı vardır ve yalnızlığı tercih eder. Anlamlı ve güvene dayalı az sayıda ilişki kurar. Başkalarıyla duygusal düzeyde bağlantı kurmakta zorlandığını ve insanları belli bir mesafede tuttuğunu görüyoruz. Herkesten şüphelenir ve güvendiği insan sayısı azdır. Çalışmalarına da bu az sayıda güvendiği kişilerle devam eder. Dizide L'in, düşünmesine yardımcı olması için kullandığı bazı oyuncakları ve oyun oynamayı sevmesi gibi bazı çocuksu özellikleri vardır. Bu durum muhtemelen işinde yaşadığı baskı ve stres için bir başa kaçış mekanizmasıdır. Ben genel olarak L’in çocukluk travmalarına sahip olduğunu düşünüyorum. Eğer ki travma hakkında daha detaylı bilgi almak isterseniz diye size bu linki bırakıyorum.
-Kira: Death Note‘u kullanarak dünyadaki bütün kötü insanları öldüreceğim. Diğer insanlara kötü davranan herkesi, bütün kötüleri öldüreceğim ve sonunda yeni, tertemiz bir dünya kuracağım.
-Ryuk: Yani yeni dünyadaki tek kötü sen olacaksın.
Death Note ve Adalet Kavramı
Pek çoğunuzun hatta benim bile bir dönem mantıklı bulduğum bir şeydi ölüm defterine suçluların isimlerini yazmak. Suçluları öldürerek dünyayı “kendimce” iyi bir yer haline getirmek mantıklı geliyor fakat dediğim gibi “kendimizce” olan bir durum bu. Herkesin iyi-kötü kavramı, ideal dünya kavramı, karakteri, adalet ve ahlak anlayışı farklı ve kendine özeldir. O yüzden aslında başta çok mantıklı gelen bu durumu biraz düşününce mantıksız oluyor. Düşünün mesela ya bu defter sizin elinizde olmasaydı da fikirlerini hiç beğenmediğiniz birinin elinde olsaydı? O yüzden aslında L’in adalet anlayışı daha sağlıklı ve doğru.
Yani yasalara ve kurallara uygun bir şekilde suçlulara cezasını çektirmek çok daha doğru. Zaten dizide de gördüğünüz üzere Kira bir süre sonra güç zehirlenmesi yaşıyor. Sizin de elinizde bu defter olsaydı emin olun sadece suçluları yazmakla kalmazdınız. Sevmediğiniz ya da sinirinizi bozan insanların da adını yazardınız. Çünkü bu güç sizde oldukça ve polisler sizi yakalayamadıkça o kişinin siz olduğunuzu kimse bilemez. Sonuçta ölümler esrarengiz bir şekilde oluyor. Zaten bu iki farklı adalet kavramı yüzünden de L ve Kira’nın zekâ savaşını izliyoruz.
Size çok sinir olduğum bir sahnenin videosunu bırakıyorum. Şahsen L’in ölümü benim için bir yıkımdır!!
Size bir soru sorarak bu yazıyı burada sonlandırmak istiyorum sevgili Death Note severler. Siz L’in tarafında mısınız yoksa Kira’nın mı?
Kaynaklar
Cuncic, A. (2023, 27 Şubat). God Complex: What It Means and Why People Have Them. 20 Nisan 2023 tarihinde https://www.verywellmind.com/what-is-a-god-complex-7112056 adresinden alınmıştır.
Comments